2. Mahmud, Yeniçeri Ocağını 1826 yılında kaldırarak Asakir-i Mansure-i Muhammediye Ordusunu kurduktan sonra, yeni ordunun komutanına “Serasker”, Eski Saray’da örgütlenen komutanlık dairesine de “Bâb-ı Seraskerî” veya “Serasker Kapısı” denmiştir. Yeniçeri Ocağı dönemindeki komutanlık makamına da “Ağa Kapısı” denilirdi. “Kapı” terimi Osmanlı Devleti’nde, Paşa Kapısı, Şeyhülislâm Kapısı gibi önemli makamlar için kullanılmıştır.
1835 yılından sonra Serasker Kapısı, Savaş ve Savunma Bakanlığı konumuna da gelmiştir. Bu dönemde Serasker Kapısı’nda, Serasker Makamı, Askeri Şura, Erkân-ı Harbiye, Piyade, Süvari, Sahra, Nakliye Levazım gibi daireler, kışlalar ve talim alanları bulunmaktaydı.
Eski Saray yanında bulunan Serasker Kapısı, 1870 yılında Sultan Abdülaziz tarafından yeni bir Seraskerlik binası olarak inşa edilmiştir. 1908 yılında ise Seraskerlik, Harbiye Nezareti olarak adlandırılmıştır. Cumhuriyet döneminde ise Harbiye Nezareti yerleşkesi İstanbul Üniversitesine tahsis edilmiştir.
Seraskerliğin Beyazıt Meydanı’na bakan görkemli taç kapısının kitabesinde “Dâr-ı Umur-ı Askeriye” (Askerlik İşleri Dairesi) yazmaktadır. Kapının iki yanında aynı üslupta birer köşk, iç tarafta Yangın Kulesi, geri planda da asıl Seraskerlik binası yer almaktadır. Mevcut kapı Hicri 1282 (Miladi 1865/1866) tarihinde inşa edilmiştir.
Serasker Kapısı – Harbiye Nezareti, Osmanlı askeri yönetiminin önemli sembollerinden biri olmuş ve tarihi önemini günümüze kadar taşımaktadır.