Bir semte ismini veren Horhor Çeşmesi… Saraçhane Arkeoloji Parkı’ndan Horhor’a inişte Horhor Caddesi ile Kırma Tulumba Sokağın kesiştiği noktada duruyor. Tek cephede iki gözden oluşan bu çeşme hakkında üzerinde sadece bir satırlık “Tarih-i ta’mir-i çeşme 1293” ibaresinden başka bir yazı bulunmuyor. 1876 yılına ait bu tamir kitabesinden kimin tarafından yaptırıldığı, kimin tarafından tamir ettirildiği anlaşılamıyor.
Çeşme günümüzde akmıyor…
1940 yılında çeşme yanda bulunan lüleden akıyormuş. Tekne kısmı toprak altında kalmış. Çeşmenin üstünde de bir ahşap bina varmış.
Her ne kadar kitabeden çeşmenin tarihçesi anlaşılmasa da rivayetler bize yol gösteriyor. Rivayete göre Padişah Fatih Sultan Mehmet çeşmenin bulunduğu yerden geçerken dikkat kesilir ve zeminden gelen sesi duyar. Padişah buranın altından su aktığını belirterek “Baksanıza, hor hor su sesleri geliyor” der. Hemen orası eşilir ve su çıkar. Çıkan suyun üzerine Fatih Sultan Mehmet’in emriyle bir çeşme yapılır. Çeşmenin adı da hazırdır “Horhor”…
Semt sakinlerinin söylediğine göre çeşme 1966 yılına kadar horul horul akmış. 1966’da çeşmenin yanına bir bina yapılmış. Binadan sonra çeşme akmaz olmuş…
Hadikatü’l Cevami’nin bu çeşme ve Hindular Tekkesi önündeki çeşmeden beraber bahsetmesi kafa karıştırmıştır. Bazı kaynaklar Hindular Tekkesi önündeki çeşmelerden Horhor çeşmesi olarak bahseder…
Semte ismini vermiş fakat oldukça bakımsız halde… Sembolik olarak oldukça önemli olan bu yapının bu halden kurtarılması gerekiyor.
