Fatih ilçesinin en büyük kiliselerinden olan Surp Kevork, İstanbul’un da en eski Ermeni kiliselerindendir. İstanbul’un Osmanlı egemenliğine geçmesinden sonra Sultan II. Mehmed tarafından Ermeni Patrikliği’ne tahsis edilmiş ve Patrikliğin ilk merkez kilisesi olmuştur. 1031 tarihinde Doğu Roma İmparatoru III. Romanos Arkirios tarafından yaptırıldığı,1204’teki Latin istilası sırasında Venedikliler tarafından yağmalandığı, İmparator III. Mihael Paleologos döneminde eski haliyle onarılarak tekrar ibadete açıldığı, Doğu Roma’nın en görkemli kiliselerinden biri olduğu ve yanındaki manastırla birlikte ‘Theotokos’, ‘Ayia Maria’, ‘Ayia Panayia’, ‘Peribleptos’, ‘Panayia Peribleptos’ ve ‘Sulu Manastır’ adlarıyla anıldığı bilinmektedir. Ermenilere verilmesiyle birlikte kilisenin adı ‘Surp Asvadzadzin’ olarak değiştirilmiştir. Bir dönem Rumlara, ardından tekrar Ermenilere tahsis edilmesinin iki toplum arasında yarattığı gerginlik ve çatışmalardan ötürü, halk arasında ‘Kanlı Kilise’ olarak da anılmaktadır.
Kilise, 1641 yılına dek Ermenilerin Patriklik katedrali olarak kullanılmıştır.
1660 tarihinde çıkan bir yangından sonra, 1722’de, Patrik IX. Hovhannes Golod tarafından, üç kilise halinde yeniden inşa ettirilmiştir. Yeni kiliselere ‘Surp Yerrortutyun’, ‘Surp Kevork’ ve ‘Surp Asdvadzadzin’ adları verilir. 10 Ağustos 1782 büyük yangınında İmparator Mihael Paleologos döneminden kalma insan boyutlarındaki mozaikler de yok olmuştur. 1804’te tekrar inşa edilmiştir. 1866 yılındaki yangında hasar gören ve kayıt kütükleri de yok olan Surp Kevork Kilisesi, 1885-1887 yılları arasında kâgir olarak yeniden inşa edilerek günümüzdeki halini almış, Patrik Harutyun Vehabedyan tarafından 8 Şubat 1887 tarihinde yeniden ibadete açılmıştır. I. Dünya Savaşı sırasında askeri amaçla kullanılmış, 1917’de Sırp esirler yerleştirilmiş, mütarekeden sonra tekrar ibadete açılmıştır. 6-7 Eylül 1955 olayları sırasında hasar görmüş, 1960’larda bir yangın daha geçirmiş, 1963’te ise yeniden onarılmıştır.
Kaynak: İBB Mihenk Taşları