Ludwig Karl Friedrich Detroit… Kim ki bu? Hamburg Limanın’da çalışan 12 yaşlarında haşarı bir çocuk Karl… Yahu sen hep İstanbul hikayeleri anlatırsın nereden çıktı Hamburg, Karl falan? demeyin hele bir dinleyin…
Ludwig Karl Friedrich Detroit, kısaca ona Karl diyelim. Karl, 1827’de dünyaya gelmiş. Alman asıllı olan Karl çalkantılı bir çocukluk geçirmiş. Ailesi parçalanmış ve kendini Fransa’da bir yetimhanede bulmuş. Denizciliği takmış kafasına… Belki de sınır tanımayan hayalleri ile engin denizleri yan yana getirmiş kendi dünyasında… Nasıl yaptı bilinmez bir şekilde Hamburg Limanı’ndaki bir gemide çalışmaya başlamış. Karl’ın çalıştığı gemi Hamburg’dan yola çıkmış ve İstanbul’a gelmiş… 12 yaşlarındaki Karl’ın haşarı bir çocuk olduğunu söylemiştik. Rahat durmamış ve atmış kendini boğazın serin suyuna yüzerek ilk bulduğu kara parçasına çıkmış… Nereye mi? Kız Kulesi’ne…
Karl’ın gemiden atlamasına ve Kız Kulesi’ne çıkmasına Gülhane Parkın’daki bir ceviz ağacı şahit olmuş…
…………………………..
Karl Kız Kulesi bekçisine ne demiş? Nasıl kendini kabul ettirmiş? bu konular tarihin puslu tarafları tabi… Fakat bizim bildiğimiz kadarıyla Karl yüzünden Almanya ile Osmanlı Devleti arasında birçok yazışma yapıldığı… Bu yazışmaların muhataplarından biri olan Osmanlı’nın önemli devlet adamı Mehmet Emin Ali Paşa, Karl’ı çok sever ve onu himayesine alır. Mehmet Emin Ali Paşa bu zeki Alman çocuğa Mehmet Ali ismini uygun görür… Mehmet Ali, Harbiye‘ye yazdırılarak iyi bir eğitim alması sağlanır. Mehmet Ali orduda yükselir ve Müşir rütbesine erişir… Mehmet Ali Paşa çoluk çocuğa karışır. İhtiyarlar torları olur. Torunlarından birinin de Nazım Hikmet isminde bir oğlu olur.
……………………………
Aradan yıllar geçer . Nazım Hikmet şiirleriyle haşarılık yapar. Fakat Nazım Hikmet’in büyük dedesi gibi devleti yönetenlerle arası iyi değildir. O yüzden polis tarafından görüldüğü yerde tutuklanacaktır.
Nazım, kız arkadaşıyla Gülhane Parkı’ndaki ceviz ağacının altında buluşmak için randevulaşır. Aksilik bu ya kızı beklerken Nazım, oraya bir polis gelir. Nazım, polise görünmemek için ağaca tırmanır. O sıra kız da gelir ağacın altına. Nazım ne ağaçtan inebilir ne de kıza seslenebilir. Polis her niye ise oradan gitmek bilmez. Nazım cebinden bir kalem ve kağıt çıkartarak şu dizeleri yazar;
“Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı’nda,
Ne sen bunun farkındasın ne polis farkında”
………………………………………………
Karl’ın denizden atlamasına ve Kız Kulesi’ne çıkmasına Gülhane Parkın’daki bir ceviz ağacı şahit olmuş… Aynı ceviz ağacı Karl’ın torunu Nazım’ın çaresizliğine de…