Bir anıt ismi olarak garipsediğimiz bu isimler aynı zamanda süvari ocaklarının isimleriydi. Lahanacı Ocağı ve Bamyacı ocağı… Bu iki ocağın tarihçesi Fatih Sultan Mehmet dönemine dayanır. Padişahın şehzadelik döneminde yaşadığı Amasya ve Merzifon’dan getirttiği usta binicileri iki takıma ayırmış. Sultan Mehmet Merzifon’un büyük lahanaları meşhur olduğu için bu takıma Lahanacılar, Amasya’nın bamyası meşhur olduğu için bamyacılar isimlerini vermiş.
Lahanacı Ocağından yetişen padişah 3. Selim 1790 yılında 434 adımdan tüfekle bir yumurtayı vurması üzerine bu anıtı diktirmiş. Anıtın üzerine de bir lahana figürü koyduruvermiş.
Anıtın deniz tarafında Hattat Mahmud Esad Yesari’nin yazdığı Şair Naşit’in 1790 tarihli on sekiz mısralık dizesi bulunuyor. Bu yazıtın ilk satırında:
“Hazreti Sultan Selim Han İbn-i Sultan Mustafa
Mazhar etmiş zatını hak her fünunu ekmele”;
Kitabenin sonunda:
“Naşıda hamem cevahir kondurur tarihini
Beyzayı Sultan Selim cemşek urdu hele
1205 (1790)” yazıyor.
Gelelim diğer anıta yani Bamya Anıtına… Bu anıtı padişah 2. Mahmut yetiştiği Bamyacılar Ocağının anısına 1811’te yaptırmış. Anıt yapıldığında üstünde bir bamya figürü varken şu an mevcut değil. Bu anıtın yazılarını Meşhur hattat Yeserizade Mehmet Efendi yazmış.
Anıtların yerini merak ettiyseniz hemen söyleyeyim. Topkapı Sarayı, Bab-ı Hümayun Kapısı’ndan sağa inen yol üzerinde.