6 Eylül 1917 günü Filistin Cephesine gönderilecek cephaneleri taşıyan tren büyük bir gürültüyle infilak etti. Öyle büyük bir patlamaydı ki Kadıköy Çarşısına şarapnel yağmıştı. Esnaf ve alışveriş yapanlar kaçışarak kapalı mekanlara kendilerini zor attılar. Kargaşa ve panikten ezilerek yaralananlar oldu.
Patlama o kadar büyüktü ki Haydarpaşa’ya hayli uzak Kuşdili Çayırında, sevgilisiyle dolaşan Dimitri yüzüne isabet eden bir mermiyle yaralandı.
Patlamaların yaşandığı Haydarpaşa Garının depolorında durum çok kötüydü. Burada ve gar içinde bulunan yüzlerce insan ölmüştü…
Patlamanın sebebi bulunamadı fakat birçok rivayet ortaya atıldı. Bir İngiliz uçağının bombardıman yaptığı, bir denizaltını Çanakkale’yi geçerek Haydarpaşa’yı vurduğu yada bir İngiliz ajanının sabotajı…
Patlayan trendeki cephanelerin kanal harekatındaki Türk-Alman ordusuna ulaşmaması nedeniyle Filistin cephesinin zor durumda kaldığı bir gerçekti.
Savaş yıllarında yaşanan yokluk ve idari boşluklar sebebiyle Haydarpaşa Garının patlamalar sonucu zarar gören çatısı yaptırılamamıştı.
Nihayet 1927 yılında yapılan bir proje yarışmasıyla Haydarpaşa garının çatısının nasıl olması gerektiğine karar verilecekti. Mimar Kemalettin ve Mimar Nihat Bey’in projeleri beğenilmiş yarışmada birinci olan Nihat Bey’in projesinin uygulanasına karar verilmişti. Ama ne olduysa 1930 yılında bu projeden vazgeçilerek yapı orjinal çatısı biraz alçaltılarak uygulanmıştı. Onarım 1933 yılında sona erdi.
Selimiye Kışlasından Haydarpaşa yoluyla Filistin Cephesine gönderilen ve orada şehit düşen Salih dedeme selam olsun.