İstanbul’un en önemli tarihi ve turistik cazibe merkezlerinden biri olan Binbirdirek Sarnıcı, Bizans İmparatorluğu döneminden kalma, şehrin en büyük su depolarından biridir. 4. yüzyılda İmparator I. Konstantin tarafından yaptırılan sarnıç, 64 x 56,40 metre ölçülerinde, 224 sütunlu ve 3584 metrekarelik bir alana sahiptir.
Sarnıcın adı, içinde bulunan 224 sütundan gelmektedir. Ancak sütunların tam sayısı kesin olarak bilinmemekle birlikte, 212 tanesi günümüze ulaşmıştır. Sarnıcın inşası, Roma’dan İstanbul’a göç eden senato üyesi Filoksenos (Philoxenus) tarafından, kendi sarayının su ihtiyacını karşılamak üzere yaptırılmıştır.
Osmanlı döneminde sarnıç, çeşitli amaçlarla kullanılmıştır. 16. yüzyılda Alman seyyah R. Lubenau, sarnıcın ipek ipliği işleyenlerin atölyesi olarak kullanıldığını bildirmiştir. 18. yüzyılda ise sarnıç, su ihtiyacını karşılamak için kullanılmıştır. 19. yüzyılda ise sarnıç, ip bükenler tarafından atölye olarak kullanılmıştır.
Binbirdirek Sarnıcı, etrafı kalın bir duvarla sınırlandırılmış, büyük bir haznedir. İçinde birbirinden 3,75 metre aralıklı, 14 sütunlu 16 sıra halinde sütunlar bulunmaktadır. Sütunlar, kemerler ile bağlanarak çapraz tonozları taşımaktadır. Sütunların alt kısımları 5 metreye yakın toprağa gömülmüştür. Sütun gövdelerinin üstlerinde ise üzerlerinde hiçbir işleme bulunmayan piramit biçiminde başlıklar bulunmaktadır.
Binbirdirek Sarnıcı, İstanbul’un Sultanahmet semtinde, Yerebatan Sarnıcı’nın yakınında yer almaktadır. Sarnıç, haftanın her günü ziyarete açıktır. Özel bir işletme tarafından kullanılan mekânda davet, sergi, defile vb. organizasyonlar yapılmaktadır.