Zeyrek ile At Pazarı arasında Çırçır olarak anılan semtte minaresi olmayan sekizgen bir cami çıkar karşınıza. Yapı tarzı ile bir Bizans eseri olduğu hemen anlaşılan bu yapı günümüzde Şeyh Süleyman Mescidi…
Bazı kaynaklar yapım tarihi tam olarak bilinmeyen bu yapı hakkında Pantokrator Manastırı’nın (günümüzde Zeyrek Camii) cenaze şapeli ya da kütüphanesi olduğundan bahseder. Fakat Semavi Eyice bu yapının vaftizhane ve mezar binası olduğunu belirtir. Eyice’nin bu savı doğrudur. Çünkü yapının zemininde 1950’li yıllarda yapılan kazı sırasında bir mezar odası bulunmuş ve oda vakıf idaresi tarafından onarılmış.
Fatih Sultan Mehmet döneminde yaşayan Şeyh Süleyman Bizans döneminden kalan bu yapıyı mescide çevirmiş. Şeyh Süleyman Mescidi ismi ile anılmaya başlayan yapı 18. yüzyılda yaşanan Cibali yangınında hasar görmüş. Padişah 3. Mustafa döneminde Ayşe Sultan’ın kethüdası Kazgani Hasan Ağa tarafından tamir ettirilmiş ve minber eklenmiş. Bir dönem kütüphane olarak kullanılan yapının 1930 sonrasında tekrar mescit olarak kullanılmış.
1950’li yıllarda Vakıflar İdaresi tarafından mescidin kiremitleri yenilenmiş.
Şeyh Süleyman Mescidi yanında bulunan Haliliye Medresesi günümüze ulaşamamış.